Hava kirliliği bizi öldürmekten daha fazlasını yapıyor ve soluduğumuz hava davranış bozukluklarına neden oluyor olabilir. BBC tarafından yapılan haberde hava kirliliğinin aslında sandığımızdan çok daha zararlı olduğu belirtildi.
Gelecekte polis ve suç önleme birimleri suç oranının artmasını, suç oranının yüksek olduğu bölgelerde kirlilik seviyelerini izlemeye başlayabilir. Kirliliğin yüksek olduğu günlerde bölgelerde ekstra önlem almak zorunda kalabilir.
Bunlar sizin için film senaryosu gibi görünebilir ancak son bulgular bunun faydalı bir uygulama olabileceğini düşündürüyor.
Yeni çalışmalar, hava kirliliğinin bozulmuş yargı, akıl sağlığı sorunları, okuldaki zayıf performans ve en endişe verici şekilde daha yüksek suç seviyeleriyle bağlantılı olduğunu göstermektedir.
Bu bulgular, dünya nüfusunun yarısından fazlasının artık kentsel ortamlarda yaşadığı ve daha çoğumuzun daha önce hiç olmadığı kadar sıkışık alanlarda seyahat ettiği göz önüne alındığında, daha endişe verici. Şaşırtıcı bir şekilde Dünya Sağlık Örgütü, her 10 kişiden 9’unun tehlikeli kirli hava seviyelerinde sık sık nefes aldığını söylüyor.
Hava kirliliği yılda yaklaşık yedi milyon kişiyi öldürüyor. Ama yakında buna cinayet figürleri de ekleyebilir miyiz?
2011 yılında Londra Ekonomi Okulu’ndan bir araştırmacı olan Sefi Roth, hava kirliliğinin etkilerini araştırıyordu. Sağlığın olumsuz sonucunun, hastaneye yatışların artmasının ve mortalitenin de farkındaydı. Ama belki de, hayatlarımız üzerinde başka olumsuz etkiler olabileceğini düşündü.
İlk olarak, hava kirliliğinin bilişsel performans üzerinde bir etkisi olup olmadığını inceleyen bir çalışma yürüttü.
Roth ve ekibi farklı günlerde öğrencilerine sınav yapıp o günlerde havada ne kadar kirlilik olduğunu ölçtüler. Diğer tüm değişkenler aynı kaldı ve sınavlar eğitimin benzer düzeylerde öğrencileri tarafından yapıldı. Aynı yerde ancak birden fazla gün boyunca izlendi.
Ortalama sonuçlardaki varyasyonların şaşırtıcı derecede farklı olduğu keşfedildi. En kirli günler alınan en kötü test sonuçları ile hava kalitesinin en iyi olduğu günlerdeki başarılar arasında ciddi farklar görüldü.
Uzun vadeli etkileri belirlemek için Roth, bunun 8 ila 10 yıl sonra ne gibi bir etkisi olduğunu takip etti. En kirli günlerde en kötü performans gösterenlerin daha düşük bir üniversiteye girme olasılığı daha yüksekti ve aynı zamanda daha az kazanıyorlardı, çünkü söz konusu sınav gelecekteki eğitim için çok önemliydi.
Roth, “Hava kirliliğinin kısa vadeli bir etkisi olsa bile, yaşamın kritik bir aşamasında ortaya çıkarsa gerçekten uzun vadeli bir etkisi olabilir” diyordu. 2016’da başka bir çalışma, Roth’un kirliliğin üretkenliğin azalmasına neden olabileceği yönündeki ilk bulgularını destekledi.
Bu bulguyu destekleyen tek araştırma dersler ve eğitim konusunda da değil.
Aynı çalışmanın bir parçası olarak, zaman içinde çok spesifik alanları ve kirlilik seviyelerini takip ettiler. Her şeyden önce, kirli bir hava bulutu, rüzgarın hangi yöne esiyor olduğuna bağlı olarak hareket edebilir. Bu kirliliği rastgele kentin farklı bölgelerine hem daha zengin hem de daha fakir alanlara götürür. “Bu bulutu günlük olarak takip ettik ve bulut geldiğinde alanlarda suçun başına ne geldiğini görüyoruz… Nereye giderse gitsin suç oranının arttığını gördük” diye açıklıyor araştırmacılar.
Daha fazla haber için Twitter, Instagram, Telegram ve Youtube hesaplarımızı takip edebilirsiniz.
İlginizi Çekebilir
Arjantin ve Venezuela’da Bitcoin rekoru
“Hava kirliliği zihnimize nasıl zarar verir?” için 0 yanıt